Burun mukozası hava sıcaklığı ve nem düzeyindeki değişikliklere duyarlıdır. Yalnızca bu gibi etkenler bile burunda hafif konjesyona ve akıntıya neden olabilir. Erişkin ve çocuklarda burun akıntısının en sık karşılaşılan nedenleri arasında virüsler bulunmaktadır. Virüslerin oluşturduğu bu enfeksiyonlar bakteri invazyonuna karşı normal burun direncini de düşürerek ikincil bakteri enfeksiyonu gelişimine zemin hazırlayabilir. Burun akıntısı 1 haftadan uzun sürdüğünde alerjik rinit, yapısal anomaliler (septum deviasyonu, koanal artrezi, adenotonsiller hipertrofi vb) ve mukozal anomaliler kistik fibroz akla gelir. Burun boşluğundaki enfeksiyonun sinüslere ulaşması ve inatçı sinüzitlere yol açması muhtemeldir.
Tek yanlı pürülan bir akıntı aksi kanıtlanan kadar yabancı cisim olarak değerlendirilir. Burun ve burun sinüslerinde günde 1 lt mukus yapılır ve bunun çoğu nazofarenks yoluyla kendiliğinden mideye iner. Burundaki hava yolunda meydana gelen hafif değişiklikler ve hastanın mukusunun nazofarenksten geçişinin farkına varması yanlışlıkla kronik sinüzit olarak düşünülür. Bu semptomlar soğuk algınlığının geç evrelerinde fark edilir.
Burun mukozasında özellikle konkalarda ödem ve soluk alıp verme ile hapşırma, berrak burun akıntısı ve kaşıntı doğum kontrol hapları, vazomotor ilaçlar, iyodürler vb birçok ilaç tarafından da oluşabileceği unutulmamalıdır. Oral kontraseptifler östrojenin vazomotor etkisiyle aspirin gibi antiennflamatuvar analjezik ilaçlar ise prostaglandin metabolizmasını bozmaları ile mast hücrelerinin degranülasyonuna yol açarak burun akıntısına neden olabilirler.
Soğuk algınlığına bağlı burun akıntısında %0.9 luk NaCl’ün buruna damlatılması rahatlatıcı olabilir. Kortikosteroid içeren burun damlaları burun poliplerinin büzülmelerini sağlayarak akıntıyı azaltırlar. Efedrin içeren burun damlaları da nazal konjesyonu azaltarak akıntıyı geçirebilir. Bu ilaçların yanı sıra topikal xylometazolin, oksimetazolin, fenilefrin, indazolin hastaya semptomların giderilmesinde fayda sağlar. Ancak monoamin oksidaz inhibitörü ilaçlarla birlikte kullanılmaması gerektiği akılda tutulmalıdır. Alerjik olmayan sulu burun akıntısı ipratropyum bromüre iyi yanıt verir. Enfeksiyonlara bağlı akut durumlarda mentol, okaliptüs buharı hastada rahatlama sağlar.
Burun içinden genel olarak travmaya veya mukoza hasarına bağlı olarak görülen kanama. Hastanın hangi sebeple burunun kanadığı iyi değerlendirilmelidir. Tedavi buna göre farklılık gösterir. Çift taraflı kanama genellikle sistemik bir hastalığı düşündürürken, tek taraflı kanama daha çok anatomik bir bozukluğa bağlıdır. Kan sulandırıcı ve iltihap giderici ve ağrı kesici ilaçlar, çeşitli mukoza hasarları burun kanamasına yol açabilmektedir. Burun kırılması, cerrahi girişim veya çocuklarda burun karıştırma gibi travmalar da burun kanamasının nedenleri arasındadır.
Kanama yerinin tam olarak saptanması uygun yaklaşımın belirlenmesi açısından önemlidir. Kanama alanı burunu ayıran kıkırdak dokunun ön bölümünde ise kanama durana kadar hafifçe bastırmak yeterlidir. Bununla birlikte hastada sistemik bir rahatsızlık varsa burunun geri kıkırdak kısmından gelen bir kanama söz konusudur ve sıklıkla yaşlılıkta görülüp hipertansiyon veya ateroskleroz belirtisi olarak düşünülür. Yaygın kanamanın aksi kanıtlanana kadar sistemik bir hastalığa bağlı olduğu düşünülmelidir. Bu durumda hematolojik bir hastalık olma durumu güçlüdür ve ayrıntılı kan incelemeleri yapılır.
Kanamaların sık görüldüğü bir diğer burun bölgesi ise alt konka arka ucu olup her iki burun deliğinden eşit olarak gelen kanama farinks çatısındaki bir travmayı akla getirir. Burun kanaması burun tıkanıklığıyla birlikte görülüyorsa burun içinde bir kütle (anjiyofibroma) olabileceği de akılda utulmalıdır. Bunun yanı sıra bakteriyel veya viral enfeksiyonlar da burun kanamalarına yol açabilmektedir. Birincil tedavi sistemik hastalık varsa ona yönelik olmalıdır. Kanama anatomik bir bozukluğa bağlı görülüyorsa cerrahi düzeltme, damarsal bir hasarlanmaya bağlı ise koter uygulanması veya adrenaline emdirilmiş pamuk tamponu kanamayı durdurmaya yardımcı olmaktadır.
Komentarze